G. TELİYA YOLDAŞIN ANISINA
Stalin.
Parti çevrelerimizde, ölen yoldaşların ardından aşırı bir övgüyle sözetmek
âdet olmuştur. Olumsuz yanları gizlemek, olumlu yanları abartmak günümüzdeki
anma yazılarının belirleyici özelliğidir. Bu elbette ki akıllı bir âdet değildir.
Biz bu âdeti gütmek istemiyoruz. Biz G. Teliya yoldaş hakkında, yalnızca doğruyu
söylemek, onu okura gerçekte olduğu haliyle tanıtmak istiyoruz. Ve gerçek bize,
ileri bir işçi ve bir Parti işçisi olarak G. Teliya yoldaşın sonuna kadar
kusursuz ve Parti için paha biçilmez bir kişi olduğunu söylüyor. Sosyal-Demokrat
Parti'yi en isabetli biçimde karakterize eden niteliklerin tümü -öğrenme isteği,
bağımsızlık, sürekli ileriye gitme, sebat, çalışkanlık, ahlâki güç- tüm bunlar,
Teliya yoldaşın kişiliğinde toplanmıştı. Teliya, proletaryanın en iyi
özelliklerini bireyinde cisimlendiriyordu. Bunun bir abartma olmadığını, bize
onun kısa biyografisi gösterecektir.
Teliya yoldaş "aydınlar"dan değildi. Okuma-yazma sanatına kendi çabasıyla hakim
olmuş ve sınıf bilincine varmıştı. Çagani kasabasından çıktıktan sonra (Teliya,
Kutais ilinin Çagani kasabasında doğmuştu), Tiflis'te bir ailenin yanında
hizmetçi olarak çalışmaya başlamış ve Rusçayı da burada öğrenerek kitapların
tutkun bir dostu olmuştu. Çok geçmeden Teliya hizmetçilik mesleğinden usanarak
demiryolu atölyelerinin marangozluk kısmına girdi. Bu atölyeler, Teliya yoldaşa
büyük hizmette bulundular. Onun okulu oldular, Teliya burada Sosyal-Demokrat
oldu, burada çelikleşerek sağlam bir savaşçı haline geldi, burada yetenekli ve
sınıf bilinçli bir işçi olarak sivrildi.
Daha 1900-1901 yıllarında ileri işçiler arasında sayılan bir lider olarak öne
çıkan Teliya yoldaş, Tiflis'teki 1901 gösterisinden itibaren durup dinlenmeden
çalıştı. İşten arta kalan bütün zamanını ateşli bir propagandaya, örgütler
kurmaya, sorumlu toplantılara katılmaya, kendi çabasıyla sosyalist bir eğitim
edinmek için inatla çalışmaya hasretti. Polis onu izliyor, "elde fenerle"
arıyordu. Fakat bu onun enerjisini ve mücadele isteğini sadece artırıyordu.
1903'te (Tiflis'te) yapılan gösterinin ilham kaynağı Teliya yoldaştı. Polis
peşinde olduğu halde, bayrağı yükseltti ve bir konuşma yaptı. Bu gösteriden
sonra Teliya tamamen illegaliteye geçti ve bu yıldan itibaren örgütün verdiği
görevle Transkafkasya'nın birçok şehirlerini "dolaştı". Aynı yıl içinde, örgütün
verdiği görev üzerine bir illegal basımevi kurmak için Batum'a gitti. Fakat
Batum istasyonunda bu basımevinin teçhizatı ile tutuklandı ve bir zaman sonra
Kutais hapishanesine gönderildi. Bu Teliya'nın "duraksız" yaşamında yeni bir
dönemin başlangıcıydı. Bir buçuk yıl süren mahpusluk, Teliya'da iz bırakmadan
geçmedi. Hapishane onun ikinci bir okulu oldu; Teliya burada sosyalist kitapları
okuyarak, tartışmalara katılarak durmadan öğrendi ve bilgi hazinesini genişletti.
Teliya'nın yoldaşlarının birçoğunun gıpta ettiği o eğilmez devrimci karakteri de
burada kesin olarak oluştu. Fakat ona ölüm damgasını vuran da bu aynı hapishane
oldu, en iyi yoldaşlarımızı mezara götüren ölümcül hastalık (verem) onu bu
hapishanede yakaladı.
Teliya, sağlığının vahim durumunu biliyordu, fakat onu endişelendiren bu değildi.
Onu endişelendiren sadece, "boş ve işsiz oturmak"tı. "Kendimi istediğim gibi
geliştirebileceğim, halk kitlelerini yeniden görebileceğim, onların göğüslerine
yaslanacağım ve onlara hizmet edeceğim günleri ne zaman göreceğim?" -hapse
tıkılan yoldaş bunu düşlüyordu. Bu düşü gerçekleşecekti. Tutuklanmasından bir
buçuk yıl sonra "küçük" Kutais hapishanesine nakledilince, derhal buradan kaçtı
ve Tiflis'te ortaya çıktı. Bu sırada Parti bölünüyordu. Teliya yoldaş o sıralar
Menşeviklere katıldı, fakat o, Menşevizmi "Kuran", kendilerini "mümin",
Bolşevikleri ise "gâvur" ilan eden bazı "damgalı" Menşeviklere benzemiyordu.
Teliya kendilerini "doğuştan Sosyal-Demokrat" gösteren ve kara cahil oldukları
halde ahmakça: Bilgiye ihtiyacımız yok, biz işçiyiz, diye bağıran "ilerici"
işçilere de benzemiyordu. Teliya'nın bir karakter özelliği, fraksiyon
fanatizmini reddetmek, körü körüne taklitçiliği tüm yüreğiyle aşağılamak ve
herşeyin kendi aklıyla künhüne (özüne) varmaktı. İşte bunun için, hapishaneden
kaçtıktan sonra derhal kitaplara gömüldü: "II. Parti Kongresi Protokolü",
Martov'un "Sıkıyönetim"i, Lenin'in "Ne Yapmalı?" ve "Bir Adım İleri, İki Adım
Geri"si. Kurumuş, sararmış, ısrarla kitapların üzerine çömelip gülerek: "Görüyorum
ki, Bolşevik mi yoksa Menşevik mi olmaya karar vermek hiç de öyle kolay değil;
şu kitapları iyice incelemediğim sürece, benim Menşevizmim kum üzerine inşa
edilmiştir" diyen Teliya'yı görmek gerekirdi. Teliya yoldaş gerekli literatürü
inceledikten, Bolşeviklerle Menşeviklerin çatışmaları üzerine iyice kafa
yorduktan sonra her şeyi bir kez daha tarttı ve ancak bundan sonra şöyle dedi: "Yoldaşlar,
ben Bolşeviğim; görüşüme göre, Bolşevik olmayan, Marksizmin devrimci ruhuna hiç
şüphesiz ihanet etmektedir."
Bunun üzerine o, devrimci Marksizmin (Bolşevizmin) bir havarisi oldu. 1905
yılında, örgütün kararıyla Bakû'ya gitti. Basımevini kurmak, semt örgütlerinin
çalışmalarını örgütlemek, yönetici örgüte katılmak, "Proletariatis Brdsola" için
makaleler göndermekle uğraştı Teliya yoldaş Bakû'da. Bilinen "yakalanma"da
Teliya da tutuklandı, fakat burada da "kaçtı" ve Tekrar Tiflis'e döndü. Bir süre
Tiflis yönetici örgütünde çalıştıktan sonra, 1905 yılında Tammersfors'ta yapılan
Tüm-Rusya Bolşevik Konferansına katıldı. Bu konferans hakkındaki izlenimleri
ilginçtir. Teliya, Partinin geleceğine umutla bakıyordu ve parıldayan gözlerle,
bu Parti için son gücünü esirgemeyeceğini söylerdi. Fakat şansızlık bu ya,
Rusya'dan döndüğü gibi yatağa düştü, bir daha da kalkamadı. Asıl bundan sonra
ciddi bir edebi faaliyete başladı. Hastalığı sırasında şunları yazdı: "İhtiyacımız
Olan Şey" (bkz. "Akhali Zhovreba"), "Eski ve Yeni Ölüler" (Arç. Corcadze'ye bir
yanıt), "Anarşizm ve Sosyal-Demokrasi", "Bize Niçin Blanquistler Deniyor" vb.
Son günlerde bize, Kafkasya Sosyal-Demokrasisinin tarihi üzerine bir broşür
hazırladığını yazmıştı, fakat acımasız ölüm, yorulmaz yoldaşın kalemini elinden
zamansız çekti.
Teliya yoldaşın, kısa fakat fırtınalarla dolu yaşamının resmi budur.
Şaşılacak yetenekler, bitmez tükenmez enerji, bağımsızlık, davaya derin sevgi,
kahramanca eğilmezlik, havari yeteneği -bunlardır Teliya yoldaşı karakterize
eden.
Teliya gibi insanlara sadece proletaryanın saflarında rastlanır, yalnızca
proletarya Teliya gibi kahramanlar çıkarır, ve proletarya da, yoldaşımızın -işçi
G. Teliya'nın- kurbanı olduğu kahrolası düzenden öç almak için çaba
harcayacaktır.
"Dro" ("Zaman") No. 10,
22 Mart 1907,
İmza: Ko...
Gürcüceden yapılan yetkili
Rusça çeviriye göre.
(Stalin, Eserler, Cilt 2, sayfa 33-36, İnter Yayınları)