III
19081914 YILLARINDA
TARIM VE KÖYLÜ SORUNU
I. I. SKVORZOV-STEPANOVA
MEKTUP[101]
29 [16] Aralık 1909.
Sevgili arkadaş! Yanıtınızı aldım ve sohbeti sürdürmek için kale-me sarılıyorum.
Sorunu daha çok (taktik değil) teorik zemine çekmek istiyorsunuz. Kabul. Ben sadece sizin hareket noktanızın taktik olduğunu anımsatırım: Siz, temel taktik tezin klasik konuluşunu reddettiniz. Bu taktik kararı (bundan çıkan taktik
sonuçları tam olarak ifade etmeksizin) Amerikan olasılığının yadsınmasıyla bağıntılı olarak öngördünüz. Bu nedenle ben, aramızdaki görüş ayrılıklarını şu sözlerle dile getirmenizi doğru görmüyorum: Siz (yani ben)
köylülüğün hareketi olgusunu vurguluyorsunuz. Ben, proleterleşen köylülüğün hareketi olgusunu tanıyorum. Görüş ayrılığı burada yatmıyor. Gerçekten ben de köylülüğün proleterleştiğini yadsımıyorum. Görüş ayrılığı şundan ibarettir: Rusyada burjuva tarım rejimi, tarım kapitalizminin Prusya tipi gelişiminden, tarım kapitalizminin Amerikan tipi gelişimine katı geçişini nesnel olarak imkânsız kılacak kadar sağlamlaşmış mıdır, sağlamlaşmamış mıdır. Eğer evetse, temel taktik sorunun klasik konuluşu düşer. Eğer değilse, varlığını sürdürür.
Ben bunun varlığını sürdürmek zorunda olduğunu düşünüyorum. Prusya yolu olasılığını yadsımıyorum; ben, bir Marksistin, ne bu yollardan
biri için güvence vermesi, ne de bunlardan sadece birine kendini bağlaması gerektiğini kabul ediyorum; Stolypinin politikasının Prusya yolunda bir adım
daha attığını ve bu yol üzerinde belli bir aşamada Amerikan yoluna ilişkin tüm umut ve olasılıkları gündemden
kaldıran diyalektik bir dönüşümün meydana gelebileceğini kabul ediyorum. Fakat ben şu anda bu dönüşümün kesinlikle ortaya çıkmadığını ve bu nedenle bir Marksistin sorunun klasik konuşunu reddetmesinin kesinlikle gayri-caiz, teorik olarak kesinlikle yanlış olduğunu iddia ediyorum. Görüş ayrılıklarımız işte buradadır.
Teorik olarak bunlar, eğer yanılmıyorsam, iki ana maddede toplanabilir: 1. Müttefikiniz V. İlyin[102] benim tavrımın yerinde olduğunu göstermek için tarafımdan yokedilmelidir. Başka bir deyişle bu tavır, Rusyanın devrim öncesi ekonomisinin Marksist tahlilinden çıkan sonuçlara aykırıdır. 2. Sorunun klasik konuluşu, reformistlerin (David ve ortakları) tarımsal oportünizmiyle kıyaslanabilir ve kıyaslanmak zorundadır, çünkü Rusyada ve Almanyada işçinin köylücüke karşı tavrı sorununun konuluşunda özsel, ilkesel ve temel bir fark yoktur.
Ben bu tezlerin ikisini de temelden yanlış buluyorum. 1e ilişkin. Taktikle uğraşmamak için, Martovun İlyine karşı hakaretlerini dikkate almıyor ve sadece teorik sorunu koyuşunuza geçiyorum.
İlyin neyi kanıtlamaya çalıştı ve kanıtladı? Birincisi, Rusyada tarımsal ilişkilerin gelişiminin
gerek çiftlik beyi, gerekse de köylü iktisadında, Köy Birliğinin gerek dışında, gerekse de içinde, kapitalist tarzda gerçekleştiğini. İkincisi, bu gelişmenin sadece kapitalist yolu ve sadece kapitalist sınıfsal gruplaşmayı şimdiden geri döndürülmez biçimde belirlediğini.
Narodniklerle anlaşmazlık konusu buydu. Bunun kanıtlanması gerekiyordu ve kanıtlandı. Kanıtlanmış olarak kalacak. Şu anda önümüzde duran soru (ve 19051907 hareketinin önümüze
koyduğu soru), İlyinin (elbette sadece onun değil) karara bağladığı sorunun sonucunu
önşart koşan başka, daha kapsamlı bir sorundur, fakat sadece bunu değil, daha öte, daha karmaşık, daha yeni bir şeyi önşart koşan bir sorun. 18831885 yıllarında, 18951899 yıllarında nihai ve doğru olarak karara bağlanan sorun
dışında, Rusyada yirminci yüzyıl tarihi bizim önümüze bir sorun daha koymuştur ve bu sorun önünde gerilemek ve eskiden kararlaştırılmış olana dikkat çekerek başından savmaya, halletmeye kalkışmak kadar teorik olarak daha yanlış bir şey yoktur. Bu, ikinci, yani daha yüksek sınıftan sorunları, daha alt, yani birinci sınıf sorunlara indirgemek anlamına gelirdi. Yeni olayların (hem de 19051907 yılı olayları gibi dünya çapında tarihsel öneme sahip olaylar) daha somut, daha ayrıntılı bir sorunu,
kapitalist tarımsal gelişmenin iki yolu ya da yönteminin mücadelesi sorununu ortaya atmasından sonra, kapitalizm sorununu
genel bir hükme bağlamada takılıp kalmak caiz değildir. Bu yolun kaçınılmaz ve geriye döndürülmez biçimde kapitalist olduğunu kanıtladığımızdan dolayı, Narodniklerle mücadele ederken tamamen haklıydık ve bütün gücümüzü, bütün dikkatimizi kapitalizm mi,
yoksa halk üretimi mi sorununa yoğunlaştırmadan edemezdik. Bu hem doğal hem de kaçınılmaz ve haklıydı. Ancak bugün bu sorun gerek teori gerekse de hayatın kendisi tarafından
karara bağlanmıştır (zira kütle halinde Trudoviklerin küçük-burjuva özü Rusyanın yakın geçmişi tarafından kanıtlanmıştır), gündemde artık daha başka, daha yüksek bir sorun var: a tipi bir kapitalizm mi,
yoksa b tipi bir kapitalizm mi. Ve benim kesin kanıma göre, İlyin kitabın ikinci baskısının önsözünde, kitaptan kapitalist tarımsal gelişimin
iki türü olasılığının çıktığına ve bu iki tür uğruna tarihsel mücadelenin henüz bitmediğine dikkat çekerken haklıydı.
Marksizm içinde Rus oportünizminin, yani günümüz Menşevizminin özelliği, onun, Marksizmin lafzının doktriner bir basitleştirme, yavanlaştırma ve çarpıtılmasıyla, onun ruhuna ihanetle el ele yürümesidir (hem Raboçeye Dyelo eğiliminde, hem de Struve eğiliminde durum buydu). Menşevikler, yanlış bir
sosyalizm doktrini olarak Narodnik harekete karşı mücadele ederken, doktriner bir tarzda, liberal-toprak beyi kapitalizmine karşı demokratik kapitalizmin, Prusya kapitalizmine karşı Amerikan kapitalizminin kitlesel bir karakter taşıyan
küçük-burjuva mücadelesinin teorisi olarak, Narodnik hareketin tarihteki gerçek ve ilerici tarihsel
içeriğini görmemiş, gözden kaçırmışlardır. Onların, köylü hareketinin gerici olduğu, Kadetlerin Trudoviklerden daha ilerici olduğu, proletarya ve köylülüğün diktatörlüğünün (= klasik koyuş) ekonomik gelişmenin tüm seyri ile çeliştiği (Obşçestvennoye Dvijeniyenin 661. sayfası) korkunç, aptalca ve dönek fikri bundandır (bu fikir Obşçestvennoye Dvijeniyenin de iliğine kadar işlemiştir). Ekonomik gelişmenin
tüm seyri ile çelişmek bu cümle içinde gericiliğin ruhunu taşımıyor mu?
Bence, Marksizmin bu korkunç çarpıtılmasına karşı mücadele sorunun klasik konuluşunun temeliydi ve bu mücadele, dönemin doğal koşulları nedeniyle ne yazık ki taktik olarak son derece gayretli ve teorik olarak yeterince gayretli yürütülmemiş olsa da
doğru bir temeldi. Ayrıca ne yazık ki ifadesi doğru değil ve çıkarılması gerekir!
Zaten Rusyada bugün de burjuva gelişmenin ulusal sorunu işte bu tarım sorunudur. Ve pekçok açıdan doğru ve her bakımdan son derece değerli Alman örneğini bize (mekanik biçimde) aktarma yanlışına düşmemek için, Almanyanın
tamamen pekişmiş burjuva gelişiminin ulusal sorununun, tarım sorunu değil birleşme vs. olduğu, buna karşılık Rusyanın burjuva gelişimini nihai olarak pekiştirme
ulusal sorununun tam da tarım (hatta artık köylü) sorunu olduğu konusunda kafaların açık olması gerekir.
İşte Marksizmin (takriben) 18481868 yıllarında Almanyada ve 190519?? yıllarında Rusyaya
uygulanmasındaki farkın salt teorik temeli budur.
Bizde burjuva gelişim için başka bir sorunun değil de tarım sorununun ulusal önem kazandığını neyle kanıtlayabilirim? Böyle bir kanıta gerek olup olmadığını gerçekten bilmiyorum. Ben bunun kesin olduğuna inanıyorum. Fakat
teorik temel tam da burada bulunuyor ve tüm kısmi sorunlar buna bağlanmak zorundadır. Anlaşmazlık çıkacak olursa, o zaman kısaca (önce kısaca), tam da olayların ve olguların seyrinin, 19051907 yıllarının
tarihinin, benim tarafımdan ortaya konan Rusyada tarım (köylü ve elbette küçük-burjuva köylü, ama Köy Birliği içindeki köylü değil) sorununun önemini
kanıtladığını göstereceğim. Bunu bugün, hem 16 [3] Haziran 1907 yasası, hem de
III. Dumanın bileşimi ve faaliyeti, ayrıca özel bir durum kanıtlıyor 3 Aralık [20 Kasım] 1909[103] ve (ki bu özellikle önemlidir) hükümetin tarım politikası.
Rusyanın yakın tarihinin, 19051909 yıllarının tarihinin, Rusyada burjuva evrimin belli bir tipinin sağlamlaştırılmasında tarım sorununun temel, birinci sınıf, (bu anlamda kavranan) ulusal önemini
kanıtladığı konusunda görüş birliğindeysek, devam edebiliriz. Eğer değilsek, devam etmemiz mümkün değil.
1905 yılı dolaylarında Rusyanın burjuva gelişimi, eskimiş üstyapının, eskimiş, ortaçağdan kalma toprak mülkiyetinin derhal parçalanmasını gerektirecek kadar tamamen olgunlaşmış durumdaydı (burada
tüm üstyapı içinden neden sadece toprak mülkiyetini öne çıkardığımı elbette anlamışsınızdır).
Bu parçalanma döneminde yaşıyoruz, burjuva Rusyanın çeşitli sınıfları bunu kendi tarzlarında tamamlama, sonuçlandırma
çabasındalar: köylüler (+ işçiler) millileştirme yoluyla (belediyeleştirmenin tam bir saçmalık olduğu hususunda sizinle görüş birliğinde olmamıza çok sevindim; Artı-Değer Üzerine Teorilerden millileştirme lehinde alıntıları,
kısmen Polonya dilinde yayınlanmış olan bir çalışmamda[104] aktardım), büyük toprak sahipleri (+ eski burjuvazi, Jironden burjuvazi) 22 [9] Kasım 1906 vs. yoluyla
Toprağın millileştirilmesi = eski toprak mülkiyetinin köylüler tarafından yokedilmesidir, Amerikan yolunun iktisadi temelidir. 22
[9] Kasım 1906 Yasası = eski toprak mülkiyetinin büyük toprak sahipleri tarafından yokedilmesidir, Prusya yolunun iktisadi temelidir. 190519?? yıllarını kapsayan bizim dönemimiz,
tıpkı 18481871 yıllarında Almanyada birleşmenin (= Almanyanın burjuva gelişiminin
ulusal sorununun çözümü) iki yolu, büyük Alman Cumhuriyeti yolu ve Prusya monarşisi yolu için sırasıyla devrimci ve karşıdevrimci mücadele gibi,
bu yollar uğruna sırasıyla devrimci ve karşıdevrimci mücadele dönemidir. İkinci yol
ancak 1871de kesin (benim kullandığım tam sözcüğü buraya dayanır) zafer kazanmıştı. Ve o zaman Liebknecht parlamento boykotundan vazgeçti. Ve Lassallecilerin Eisenachçılarla kavgası o zaman
söndü gitti. Ve Almanyada genel demokratik devrim sorunu o zaman yavaş yavaş ortadan kalktı Naumann, David ve hempaları ise 90lı yıllarda (yirmi yıl
sonra!) bir ce
234 1908-1914 Yıllarında Tarım ve Köylü Sorunu
sedi yeniden diriltmek istediler.[105]
Bizde mücadele henüz sürüyor. Henüz tarımsal gelişmenin iki yolundan hiçbiri zafer kazanmış değil. Bizde
bizim dönemimizin her krizinde (1905190919??) küçük köylünün genel demokratik hareketi ortaya çıkacak, hem de mutlaka ortaya çıkacaktır, ve bu durumun görmezden gelinmesi,
teoride mücadele başka bir alana kaydırılsa da gerçekte Menşevizme götüren temel bir yanlış olacaktır. Tartışmayı Menşevizme indirgeyen ben değilim, bilakis çağımızın
tarihi, Rusyanın burjuva gelişimi ulusal görevinin proletarya tarafından görmezden gelinmesini Menşevizme indirgiyor, çünkü Menşevizmin özü tam da burada yatmaktadır.
Sırası gelmişken. Çerevaninin Mevcut Durumunda sorunun Bolşevikler tarafından klasik konuluşunun
oportünizmini okudunuz mu? Bunu okuyun!
2ye ilişkin. Aslında ikinci hususa ilişkin neredeyse her şeyi söyledim. Almanyada küçük köylünün, büyük toprak sahibinin, junkerin toprak ve arazisini
kendi (yani küçük köylünün) eline geçirme isteğinin işçiler tarafından desteklenmesi gericidir. Böyle değil mi? Değil mi? Rusyada 1905190919?? yıllarında bu desteğin reddedilmesi gericidir. Hic Rhodus, hic salta.* Burada ya tüm tarım programından vazgeçmek ve
neredeyse Kadetçiliğe geçiş, ya da Almanyada ve Rusyada sorunun konuluşundaki ilkesel farkı bizde kapitalist bir dönemin olmaması anlamında değil, kapitalizmin
tamamen başka, ilkesel olarak başka dönemlerinde olduğumuz anlamında ilkesel farkı tanımak söz konusudur: kapitalizmin ulusal yolunun nihai olarak sağlamlaştırılmasına
kadarki dönem ve bu sağlamlaştırmadan sonraki dönem.
Şimdilik bitiriyorum ve size sohbetlerimizin konusuna ilişkin kupürler göndermeye çalışacağım. Boş bir an yakalayabildiğinizde lütfen yazın.
Elinizi sımsıkı sıkarım.
Sizin İhtiyar
* İşte Rodos, hadi atla. Ortaçağdan bir masal. Anlamı yaklaşık olarak şöyle: Ne yapabildiğini hemen göster. Red. [Halep oradaysa, arşın burada!
ÇN]